Network
BİYOTEKNOLOJIK İLAÇLAR
08 Ekim 2020, Pe
Biyoteknolojik yöntemler, klinik ve epidemiyolojik yönlerden pek çok ciddi hastalıklar için yeni tedavilerin geliştirilmesini mümkün kılmaktadır.
İlaç endüstrisi, henüz çaresi bulunamamış hastalıklara çözümler üretmek için çalışmaktadır. Teknolojik gelişmeler o kadar hızlandı ki bu gelişmeler hem ilaç sektöründe hem de tıbbi süreçlerin uygulamalarında büyük etkenlere sahip oldu.
Biyoteknolojik yöntemler, klinik ve epidemiyolojik yönlerden pek çok ciddi hastalıklar için yeni tedavilerin geliştirilmesini mümkün kılmaktadır. Öyle ki şu an sahip olduğumuz ileri teknoloji sayesinde bireylere özgü tedaviler üzerinde çalışmaktayız. Böylelikle biyolojik sistemler kullanılarak üretilen büyük ve karmaşık moleküller sayesinde ölümcül ve kronik hastalıklarda tedavi umudu artmaktadır. Dünya çapında en yoğun Ar-Ge faaliyetine sahip olan ilaç endüstrisi; uzun vadeli, yüksek risk taşıyan, büyük yatırımlardır. Yeni bir ilaç geliştirmek 10-15 yıl sürmekte, ortalama 2,6 milyar USD’ye (başarısızlık maliyetleri dâhil) mal olmakta ve başarı potansiyeli bulunan 10 bin molekülden 1 veya 2’si nihai olarak ilaca dönüşebilmektedir. IQVIA’nın bir çalışmasına göre, dünya genelinde geliştirilme aşamasında olan en değerli 20 ilacın 15’ini biyolojik ilaçlar oluşturmaktadır. İlaç pazarının neredeyse %30’u biyoteknolojik ilaçlara aittir. Biyolojik ürünlerin payı son 5 yılda %22’lerden %30’lara ulaşarak ortalamanın çok üzerinde bir büyüme sergilemiştir. Dünyadaki gelişmelerle uyumlu olarak Türkiye’de de biyolojik ürünlerin payı giderek artmaktadır. Biyoteknolojik ilaçlar, 2018 yılında 1,1 milyar ABD doları ile reçeteli ilaç pazarı içerisinde yaklaşık olarak %17,6’lık bir paya sahip olmuştur. 2019 yılında Türkiye’deki biyoteknolojik ilaçların toplam pazar büyüklüğü 1 milyar 814 milyon ABD dolarına ulaşmış, bu değer toplam ilaç pazarının yaklaşık %23,5’ini oluşturmaktadır.
Biyoteknolojik İlaçlar kitabı, konusunda uzman akademisyenler tarafından hazırlanan bu kitapta biyoteknolojik ilaçların Ar-Ge süreçlerinden, klinik çalışmalar, immünojenisite ve farmakovijilansa kadar geniş bir yelpazede derlenmiş bilimsel görüşler bulacaksınız. Başta tüm sağlık çalışanları olmak üzere, biyolojik ve biyobenzer ürünler konusuyla ilgilenen herkes için bir başvuru kaynağı olması amacıyla kaleme alınan bu bilimsel kitabın daha geniş kitlelere ulaşmasını desteklemek gibi yayım ve dağıtım faaliyetlerinin tümü AIFD tarafından üstlenildi. Kitabın dijital sürümüne biyoteknolojikilaclar. net web adresinden erişebilir, içerikle ilgili etkinlikleri takip edebilirsiniz. Kitabın güncel basılı sürümünü de yine bu site üzerinden talep edebilirsiniz.