Endüstri
TÜRKİYE’NİN İLK KANSER İLACINDA YENİ BİR ADIM
01 Ağustos 2020, Ct
İstinye Üniversitesi Moleküler Kanser Araştırma Merkezi ve Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından geliştirilen “kanser ilaç adayı bileşik”; sanayi temsilcilerine sunulan TÜBİTAK Patent sıralamasında ilk 10’a girdi.
Özellikle tıp ve sağlık alanındaki araştırma yatırımları ve çalışmalarıyla adından söz ettiren İstinye Üniversitesi; içinde yer aldığı tamamen ulusal bir kanser ilacı çalışmasının ulaştığı düzeyle, yeni bir başarıya daha katkıda bulundu.
İstinye Üniversitesi Moleküler Kanser Araştırma Merkezi Müdürü ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Ulukaya, Uludağ Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Veysel Turan Yılmaz ve Dr. Ceyda İçsel ve Thesally Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Konstantinos Dimas’tan oluşan araştırma ekibine ait “Yüksek Anti Kanser Etkili Bir Palladyum Kompleksi” başlıklı buluş; sanayi temsilcilerine sunulan TÜBİTAK Patent sıralamasında en yüksek 2. puanı alarak, ilk 10 patent arasında yer aldı. Program için 27 üniversiteden, 108 başvurunun değerlendirmeye alındığı vurgulandı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Prof. Dr. Engin Ulukaya; tamamen Türk bilim insanları tarafından tasarlandığının altını çizdiği buluşlarında, büyük hayvan akut toksisite çalışması hariç insan klinik denemelerine kadar ulaşmış durumda olduklarını belirterek; “Sanayinin, yatırımcının dikkatine sunulmaya layık görülmesi bizi çok heyecanlandırdı. Ayrıca, ülkemizdeki 108 başvuru arasında ikinci en yüksek puanı alarak sunulmaya layık görülmek ayrıca mutlu etti bizi. Buluşumuz, deney hayvanı çalışmalarında kolon kanseri tedavisinde etkin gözüken ve kullanımdaki piyasa muadili denebilecek bir ilaca (oksaliplatin) göre çok daha ucuz olabilecek bir ilaç adayıdır” dedi.
Prof. Dr. Engin Ulukaya, en büyük hayallerinin Türkiye’ye kanser ilacı hediye etmek olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi; “Tamamen bu ülkeye ait bir bileşik ortaya çıkardık ve bileşiğimiz birçok aşamalardan başarıyla geçti. Palladyum adı verilen bir metal kullandık. Palladyum aynı kimyasal grupta yer alan platin metaline göre bazı üstünlüklere sahip. Örneğin platin tedavisini bazen böbreğe yaptığı yan etkisi nedeniyle kesmek zorunda kalabiliyoruz. Palladyumun bu bakımdan daha güvenilir olduğunu bulduk. Normalde palladyuma (bazen de platine) çok çeşitli yan gruplar takarak bugüne kadar çok sayıda tamamen kendimize özgü yeni bileşikler elde ettik, prestijli uluslararası dergilerde yayınladık. Bu bileşiklerden biri (palladyum barbitürat kompleksi, kısaca barbipalladyum), hücre kültür laboratuvarında çeşitli tümör hücrelerinde yapılan testlerden başarıyla geçti. Ümit verici sonuçların alınması üzerine; Yunanistan’daki deney hayvanlarında oluşturulan tümörlerde (zenograftlarda) test edildi. Bu süreçten de başarıyla geçilmesi üzerine, uluslararası patent başvurusu yapıldı ve tescillendi. Ardından üniversitemiz Öğretim Üyesi Dr. Selvi Durmuş tarafından Hollanda Kanser Enstitüsü ve Bilkent Üniversitelerinde farmakokinetik çalışmaları, ek hayvan deneyleri tamamlandı. Böylece insan çalışmaları aşamasına kadar gelindi. Bu yeni gelişme çalışmamızın bir kez daha tasdiklenmesi anlamına geliyor.”
TÜBİTAK Patent sıralaması projesi kapsamında, TÜBİTAK tarafından kısa süre önce başlatılan ‘Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Destekleme Çağrısı’ çerçevesinde en iyi buluşları belirlemek üzere “Patent Effect” firması tarafından “Patent Meet” adlı bir çalışma yapıldığı belirtildi. Projeyle, “akademisyenlerin hazırladığı en iyi 10 üniversite patentini firmalara tanıtmak ve patent lisanslama odaklı işbirliği oluşturmalarını teşvik etmek” ve “TÜBİTAK Patent Lisans çağrısına birlikte başvurmalarını sağlamak” olduğu ifade edildi.
Ayrıntılı bilgiye www.winally.com/2020/06/turkiyenin-ilk-kanser-ilacinda-yeni-bir-adim/ adresinden ulaşılabilir.