Makale
BİYORİSK YÖNETİMİ: DAP MODELİ
02 Nisan 2021, Cu
Laboratuvar güvenliğinin temelini risk değerlendirme oluşturur. Risk, bir tehlikenin olumsuz bir sonuca neden olma olasılığıdır.
Laboratuvarlarda biyolojik, kimyasal ve fiziksek tehlikeler bulunmaktadır. Yapılan işlemlere bağlı olarak bu tehlikelerden kaynaklanan riskler söz konusudur. Risk kavramının tanımlanması ve değerlendirilmesi uzun bir geçmişe sahiptir, ancak resmi olarak 1980'lerin başına kadar tanımlanmamıştır. Bu tarihten itibaren risk değerlendirme çok sayıda işletmenin ve endüstrinin ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir.
DAP modeli biyorisk yönetimi için basit ve güçlü bir modeldir.Biyorisk yönetimi üç ana bileşene ayrılabilir: Değerlendirme (D), Azaltma (A) ve Performans (P).Her biri yıllardır çeşitli endüstriyel sektörler tarafından bağımsız olarak benimsenmiştir.
Azaltma stratejileri emniyet ve güvenliği sağlamak için belki de en yaygın yönetim yaklaşımını temsil eder. Azaltma stratejisi, risklerin kontrol altına alınabilmesi için vazgeçilmez araçlar ve uygulamalar sunar.Elbette, riski azaltmak için belirli bir teknoloji veya cihaz satın almak, birden çok paydaşa sahip bir kuruluşun risk hakkında nasıl düşündüğüne dair bir strateji oluşturmasından daha kolaydır. Genellikle bir kuruluşun risklerini nasıl yönettiği ve anlamlı bir şekilde azalttığı konusunda bir paradigma değişikliği gerektirir. Son olarak, bir kuruluşun genel misyonu ve hedefleri için güvenlik kayıtlarını ve güvenlik performansının en iyi nasıl değerlendirileceğini anlamak çok önemlidir.
Değerlendirme, azaltma ve performans, risk yönetimi dahil olmak üzere herhangi bir iş sürecindeki kritik unsurları temsil eder. Bununla birlikte, bir biyorisk yönetim sisteminde, üç bileşenin her biri ayrı ayrı ele alınmaz, toplu olarak (DAP) ele alınarak değerlendirilir.DAP modelinin her bileşeni, etkili bir biyorisk yönetim sistemine eşit ölçüde katkı sağlar. Bileşenlerden veya ayaklardan biri kapsamlı bir şekilde ele alınmazsa, üç ayaklı bir tabure örneğine benzer olarak biyorisk yönetim sistemi başarısız olur.
Basit olmasına rağmen, DAP modeli biyorisk yönetiminin uygulanmasında her zaman hayati önem taşır. Biyorisk yönetim sistemi, mevcut sistemi sürekli olarak değerlendirir ve gerektiğinde değişiklikler yapar.
DEĞERLENDİRME
Biyorisk yönetim sisteminin ilk temel bileşeni laboratuvarda risklerin değerlendirilmesi ile başlar. Risk, olasılığın ve istenmeyen bir olayın sonuçlarının kombinasyonu olarak tanımlanabilir. Genellikle matematiksel bir denklem olarak tanımlanır; risk = f (olasılık, sonuçlar). Bir risk, bir tehlikeye veya bir tehdide bağlı olabilir. Risk değerlendirmesi, laboratuvar risklerinin belirlenmesine, azaltılmasına ve yönetilmesine yardımcı olan temel süreçtir. İyi bir risk değerlendirme sistemi, bir laboratuvardaki mevcut riskleri azaltmaya yönelik kararları içerir. Bununla birlikte, risk değerlendirme belirli alanlarda riskin ortadan kaldırılmasına veya azaltılmasına yardımcı olmak için gerekli bir araç olsa da, işin doğası gereği genel olarak laboratuvar riskinin hiçbir zaman tamamen ortadan kaldırılamayacağına dikkat etmek önemlidir. Birincil avantaj, kuruluşta çalışan bireylerin ve biyolojik materyallerin güvenlik ve emniyetini artırmak ve toplum ve çevrenin güvenlik ve emniyetini sağlamaktır. Diğer bir faydası ise, en etkili azaltma yöntemlerini hedeflemektir. Uluslararası toplumlardaki pek çok kişi, biyolojik laboratuvar risklerini azaltmak için risk değerlendirmenin önemini farkındadır.Birçok ülkede biyolojik risk değerlendirme yasal bir yükümlülüktür. Her kurumun farklı özellikleri ve donanımı vardır ve yine her kurumun risk azaltma veya kabul etme konusunda farklı bir perspektifi vardır. Biyorisk yönetimi için risk değerlendirme tek başına yeterli değildir çünkü burada sadece ajan değerlendirilir ancak riski etkileyecek diğer faktörler ele alınmaz.
AZALTMA
Biyorisk yönetim modelinin ikinci temel bileşeni azaltmadır.Biyorisk azaltma önlemleri, biyolojik ajanlar ve toksinlerle ilişkili riskleri azaltmak veya ortadan kaldırmak için uygulamaya konulan, laboratuvar risk değerlendirmesine dayanan eylemler ve kontrol tedbirleridir. Risklerin değerlendirilmesi, azaltılmasında ve ortadan kaldırılmasında en etkili olacak eylemleri ve kontrol önlemlerini belirler.Günümüzde azaltma yöntemleri çok sayıda ve çeşitli olup biyorisklerin azaltılmasında hayati bir rol oynamaktadırlar. Ancak azaltma yöntemleri etkili bir biyorisk yönetim programı için tek başına yeterli değildir. Azaltma, biyorisk yönetim sürecinin yalnızca bir bileşenidir. Genel olarak, biyorisk azaltma önlemleri beşe bölünebilir. İlki ortadan kaldırma (eliminasyon) veya daha az zararlı ile yer değiştirmeyi içerir. Eliminasyon en yüksek derecede risk azaltma sağlar. Bununla birlikte, birçok durumda, riski ortadan kaldırmak her zaman mümkün değildir.Bu durumlar için, tanımlanmış riskin kaynağını orijinal riskten daha az tehlike/tehdit oluşturan başka bir kaynakla değiştirmek gerekebilir. Bir araştırma laboratuvarında akut ölümcül şarbon hastalığına neden olan Bacillus anthracis yerine biyolojik pestisitlerde en yaygın olarak kullanılan bir organizma olan Bacillus thuringiensis gibi daha az tehlikeli bir ajanın kullanılması örnek olarak verilebilir. Bu karar, araştırma hedeflerinden ödün vermeden enfeksiyon riskini önemli ölçüde azaltacaktır. Ek olarak bu seçim ile ileri düzey biyogüvenlik önlemi ihtiyacı da azalacaktır. Azaltma yöntemlerinin ikinci kategorisini mühendislik önlemleri oluşturur. Mühendislik önlemleri kullanıcı ve ortam arasında bariyer oluşturan önlemlerin genel adıdır. Biyogüvenlik kabinleri mühendislik önlemlerine örnek olarak verilebilir. Laboratuvar kapılarının kilitlenmesinde kullanılan kilitler ise biyoemniyet ilişkili mühendislik önlemlerine örnektir. Azaltma yöntemlerinin üçüncü kategorisini yönetsel kontroller oluşturur. Bu kontroller, riskleri kontrol etmek için kullanılan politikalar, standartlar ve kılavuzları içerir. Laboratuvar personeli için yeterlilik eğitimi, idari bir kontrol olarak kabul edilmektedir. Biyolojik tehlike veya uyarı işaretler, etiketleme, ziyaretçi ve çalışanların giriş kontrolleri ve yazılı standart işletim prosedürlerini içeren tüm dökümantasyon, yönetsel kontroller kategorisinde yer almaktadır. Azaltma yöntemlerinin 4. ve son grubu Kişisel Koruyucu Ekipmanlardır (KKD). Eldivenler, önlükler ve solunum maskeleri hepsi KKD örnekleridir. KKD sadece kullanan kişiyi yalnızca doğru kullanıldığında koruduğu için en az etkili kontrol önlemi olarak kabul edilir. Örneğin, KKD’nin uygunsuz kullanımı ve malzemede bir yırtık veya bir üretim hatası muhtemelen maruz kalmaya neden olacaktır.
Risk, olasılık ve olumsuz sonuçların bir fonksiyonu olduğu için, azaltma önlemlerinin risk denklemini nasıl etkilediğini anlamak önemlidir. Mühendislik kontrollerin, idari kontrollerin, ve KKD'nin uygulanması risk olasılığını azaltmalıdır. Risk azaltmak için alınan önlemler laboratuvardan laboratuvara, kurumdan kuruma, ülkeden ülkeye ve bölgeden bölgeye önemli ölçüde farklılık gösterebilir.
PERFORMANS
Performans, biyorisk yönetim modelinin üçüncü ayağını temsil eder. Performans yönetimi, organizasyonel amaç ve hedeflerin gelişmiş seviyelerine ulaşmayı amaçlayan sistematik bir süreçtir. Bir kurumun yönetim ve değerlendirme becerisi performans gelişimine ve iyileştirmeye doğrudan katkıda bulunur. Bu anlayışa sahip yönetim sistemleri, sahip olmayan kuruluşlara göre doğrudan bir avantaja sahiptir. Performans değerlendirmesinin birincil amacı, uygulanan azaltma önlemlerinin gerçekten riskleri azaltmasını veya ortadan kaldırmasını sağlamaktır. Performans değerlendirmeleri aynı zamanda etkili çalışmayan biyorisk stratejilerinin belirlenmesine da yardımcı olur. Etkili olmayan veya gereksiz olduğu gösterilen önlemler kaldırılabilir veya değiştirilebilir. En önemlisi, yönetim, sistemi sürekli değerlendirmeli ve gerekli ise iyileştirmelidir.Başarılı bir şekilde uygulandığında, performans yönetimi bir kuruluşun en güçlü müdahalelerinden biri olabilir.Sağlık sektörü performans yönetimini çeşitli operasyonel alanlarda kullanmaktadır.
Sonuç olarak biyorisk yönetimini benimseyen her kuruluş, DAP modelini kullanmalıdır. DAP modelinin üç bileşeni, (1) laboratuvarda veya kuruluşta bulunan biyoriskleri tanımlama ve değerlendirme; (2) azaltma, bu riskleri azaltmak için çeşitli önlemler uygulayan; ve (3) performans, kuruluşun belirlenen riskleri ne kadar azalttığını değerlendirir. DAP modelinde, D, A ve P tamamlandıktan sonra, bir kuruluş etkinliği en üst düzeye çıkarmak için süreci gerektiğinde tekrarlamalıdır.
DOÇ. DR. CEMİLE SÖNMEZ
HALK SAĞLIĞI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
MİKROBİYOLOJİ REFERANS LABORATUVARLARI VE BİYOLOJİK ÜRÜNLER
DAİRE BAŞKANLIĞI
KAYNAKLAR
- T.C. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları ve Biyolojik Ürünler Daire Başkanlığı. Ulusal Mikrobiyoloji Standartları. Laboratuvar Güvenliği Rehberi, 2014. https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/mikrobiyoloji-anasayfa
- Salerno R, Gaudioso J. LaboratoryBiorisk Management. BiosafetyandBiosecurity. SandiaNationalLaboratoriesAlbuquerque, New Mexico, USA. CRC Press, 2015.